Sarp sıklıkla ateşlemeye başladı. Ateşi olduğunda bir tam gün takip edip doktora kontrole götürüyorduk. Ateş düşürücü ile geri geldiğimizde bir haftayı bulmadan ateşi kontrol edemez hale gelince soluğu acilde buluyorduk. Ve gece boyu Acil’de takip edilerek kata yatışımız yapılıyordu. Hemen damar yolu açılıp hem besleniyor hem de damardan antibiyotiğimizi alıyorduk. Bir süre Oksijen desteksiz idare ediyordu Prensim ama yatıştan bir hafta sonra Oksijen gereksinimi başlıyor ve bundan yaklaşık bir 15-20 gün sonra taburcu ediliyorduk. Artık hastane odalarını ev gibi kullanmayı öğrenmeye başlamıştım. Hastalanınca yapılması gerekenleri az çok öğrenmiş, acile gittiğimizde söylemem gereken kilit kelimeleri, yanımda götürmem gereken şeyleri, tahlil sonuçları, Sarp’ın son durumu, son ateş çizelgesi, en son alınan ilaçlar... Hemen hemen herşey aklımda kazılıydı. Arabamızsa bir ardiye halini almıştı bile... Her an hastaneye yatabilirdik, bebek bezleri, stok mamalar, bebeğimin kıyafetleri, örtüler, takım elbiselerim, topuklu ayakkabılarım, herşey...
15 gün boyunca katın tüm hemşireleri, hekimleri ve geceleri acilde nöbetçi olan doktorları Pamuk Prensim'le ellerinden geldiğince ilgileniyor, takip ediyorlardı. Damar yolu bebek oldugundan artık yavaş yavaş sıkıntı vermeye başlamıştı bile... Ama herkes elinden geleni yapıyordu, Sarp başta olmak üzere.
15 günlük hastane macerası sonrası evimize dönmüştük. Yine uzun bir hastane deneyimi yaşamıştık. Konsolosum kardeşini çok özlemişti, hele annesini... Anneannesinin biricik kollarında idi ama benim sıcağımda değildi, bu durum beni çok uzun bir süre derinden etkiledi.
Psikiyatr bir arkadaşımdan hep destek almaya çalıştım. Elinden geldiğince bana yol gösterdi sağolsun, özellikle diğer bebeğimden ayrı olduğum için yapmam gerekenler, onunla beraberken nasıl davranmam gerektiği, anne-bebek ilişkisinin temelini atma konusundaki herşey....
Evet bir oğlumun yardıma ihityacı vardı ama evde bir başka bebeğim daha vardı. Bunu ciddi şekilde düşünmek gerekiyordu.